“Kadın Gözüyle Hayattan Kare”ler
12.01.2021 - 13:42

N.YILDIZ ERDAL

N.YILDIZ ERDAL

Sabah radyoda duydum “KADIN GÖZÜYLE HAYATTAN KARELER.”

Bir fotoğraf yarışması. Bir fotoğraf, çok şey anlatabilir. Bir filmden , romandan, hikayeden daha etkili olur.

Aslında “Kadın gözüyle hayattan kareler” yerine ,”hayatın gözünden kadınla ilgili kareler” de olabilirdi tema.

Kadın gözüyle hayatın, ilginç ve bilinmeyen yönleri kadar; hayatın, başka kişilerin, erkeklerin, çocukların, esnafın, doktorun, hukukçunun, psikoloğun, terzinin gözüyle de kadını görmeye ihtiyacımız var aslında. Nasıl görüyorlar kadını? Nereden? Niçin?

‘Kadın’a bakma ve ‘kadını görme’nin ne kadar çok çeşidi vardır Türkiye’de. Saymakla bitmez. Kadını birey olarak görmenin (zenginliği) çeşitliliğiyse pek yoktur.

Önemli olan sadece önde duran kadının değil; arkadaki görüntünün, sosyolojinin önünde duran kadının resmidir.

Hangi mahalledeki kadın, hangi kadın? Hangi evdeki kadın? Hangi resimdeki kadın? Hangi arabadaki kadın?

Bir günde yüzlerce kadınla karşılaşıyor ve aslında bütünsellikten çok uzaklaşıyoruz.

Çeşit çeşit kadın, kadınlık halleri var da biz ‘kadın işte’ diyip geçiyoruz.

Hangi kıyafetle, saç başla, kişilikle kadın? Bir sosyal deney: Bir kadını önce kendi mahallesinde, kendi haliyle, duruşuyla çek. Sonra al başka bir dekora götür; başka kadına dönüştür. Bir rönesans mucizesi yarat. Fotoğraflarla yapılabilir bu. Bir ev kadının yorgun, yılgın duruşundan, sportif bir duruşa... Ya da aslında tek bir fotoğrafla, ”fotoğraf, fotoğraf içinde” tekniğiyle bir kadının çocukluğunu, gençliğini, evliliğini, anneliğini iç içe resimlerle bir karede toplayabilir usta bir fotoğrafçı.

Ne çok kadın algılayışı vardır: Bir feministin gözünden kadın. Bir kabadayının gözünden kadın. Bir dolmuş şoförünün gözünden kadın. Bir hukukçunun gözünden kadın. Bir kocanın gözünden kadın. Bir kaynananın gözünden kadın :) Peki ya bir ortopedi uzmanının gözünden kadın! Tıp girer orada devreye. Kemikler, bacaklar, anatomi, insan. Her şey ‘insan’a eşitlenir.

Yüzbin tane kadınlık hali ve algısı vardır bizim topraklarda da, kendi gözünden kendini dürüstçe görebilen ‘kadın’ın fotoğrafı pek yoktur. Peki ne zaman, nerede, nasıl... Birey olarak görüp, algılayacak kendini kadın? Kendine değer vermeyi ne zaman öğrenecek? Narsistçe ve egoistçe değil, insanca. Bir takım köhne algı ve batıl inanışlardan kurtulup, özünü tanıyabilecek.

‘Özgürlüğü’nü ne zaman gerçekten akıllı bir sorumlulukla taşıyabilecek? Cahilce ve sorumsuzca değil. Kendi sosyolojisi ile, kendi tıbbı ile, kendi psikolojisi ile barışıp kendini ne zaman bilgiyle donatabilecek?? “KADIN GÖZÜNDEN HAYATTAN KARELER” mi demiştik! Kendi dünyasında hapsolmuş kadının gözünden değil, olmamalı bu yarışmanın tema’sı. Kendini insanlığın, dünyanın bir parçası haline getirmiş kadının gözünden kareler olmalı.

Sağlıkla kalın...

  • Beğen
YORUM YAZIN